sakarya eskort sakarya eskort escort bodrum gümbet escort
porno indir porno izle hd sex türkçe porno türbanlı porno
Kendimize güveni idrak etmek ifade etmeyi gerektirir. Her şeyin bir insanla başladığını diğer bireylerin katılımı ile öyküleştiğini bilirsiniz.Yer, zaman ve koşullar öykünün yan unsurlarıdır. Çevremizdeki insanlarla iletişimlerimiz başarı ve azim öyküleri ile yüklü olsaydı daimi bir kararlılık içinde öyküsü yazılmaya değer başarılara ulaşabilirdik. Oysa iletişimlerimizin daha çok caydırıcı, yıldırıcı, baskılayıcı,engelleyici… etkileri vardır. Zamanımızı değerlendirmek mi, zamanımızı geçirmek-oyalanmak mı? Tercihimizi belirlemek her durumda değerini koruyabilen, idealleri olan ve var olan ideallerini eksiltmeden tüm samimiyetinin verdiği gayretle esin kaynağına dönüştüren bir insan olmamızı sağlar. Çok büyük işler başarmayı hedeflemek gerekmiyor. Olduğumuz yerden ileri evirecek ya da olan durağanlığı, tekrarı, aynılığı yenebilecek tek koşul içimizdeki öz güven, öz saygı ve kendini gerçekleştirme gereksinimidir. Kendi kendimizi yetiştirmek…İrademizin kuvveti kadar azimliyizdir. Yön tayin etmek ise ufkumuzun ön gördüğü ölçülerde mümkündür. Ortak irade, ortak akıl… ufkun üç yüz altmış derecelik tam görüş çevrenine ulaşmamızı sağlar. Bilimin, sanatın verilerinden yararlanmak ise görüş alanımızı boyutlandırır, netleştirir. Çok uzakta değil hemen yanı başımızda olması mümkün işler küçüklük- büyüklük değeri taşımaz. Her işin yaşamca bir karşılığı vardır. Karşılığın adı hayatın bize sunacağı fırsatların sesini duymaktır.
On birinci yönergemiz:
“11.Kendinize güveninizi ve yaratıcılığınızı günlük yaşam aktivitelerine yansıtınız. “
Etkinlik No: Tarih:
Siz olsanız nasıl yansıtırdınız?
İp uçları: Katılımcılık, girişkenlik, söz hakkı alma, soru sorma, dinleme, anlatma, eksik halkayı görme, bir sonraki aşamayı tahminde bulunma, iletişim, sevgi, ilgi, ait olmak, saygı, değer vermek,esprili olmak, bağımsızlık, onay-kabul gözetmeme, hayal edebilmek, rahatlık sınırlarından çıkmak…
(Örnek öyküler bir sonraki yazımızda paylaşılacak ☺)
Adı Soyadı
İmza
Kendimize güveni idrak etmek ifade etmeyi gerektirir. Her şeyin bir insanla başladığını diğer bireylerin katılımı ile öyküleştiğini bilirsiniz.Yer, zaman ve koşullar öykünün yan unsurlarıdır. Çevremizdeki insanlarla iletişimlerimiz başarı ve azim öyküleri ile yüklü olsaydı daimi bir kararlılık içinde öyküsü yazılmaya değer başarılara ulaşabilirdik. Oysa iletişimlerimizin daha çok caydırıcı, yıldırıcı, baskılayıcı,engelleyici… etkileri vardır. Zamanımızı değerlendirmek mi, zamanımızı geçirmek-oyalanmak mı? Tercihimizi belirlemek her durumda değerini koruyabilen, idealleri olan ve var olan ideallerini eksiltmeden tüm samimiyetinin verdiği gayretle esin kaynağına dönüştüren bir insan olmamızı sağlar. Çok büyük işler başarmayı hedeflemek gerekmiyor. Olduğumuz yerden ileri evirecek ya da olan durağanlığı, tekrarı, aynılığı yenebilecek tek koşul içimizdeki öz güven, öz saygı ve kendini gerçekleştirme gereksinimidir. Kendi kendimizi yetiştirmek…İrademizin kuvveti kadar azimliyizdir. Yön tayin etmek ise ufkumuzun ön gördüğü ölçülerde mümkündür. Ortak irade, ortak akıl… ufkun üç yüz altmış derecelik tam görüş çevrenine ulaşmamızı sağlar. Bilimin, sanatın verilerinden yararlanmak ise görüş alanımızı boyutlandırır, netleştirir. Çok uzakta değil hemen yanı başımızda olması mümkün işler küçüklük- büyüklük değeri taşımaz. Her işin yaşamca bir karşılığı vardır. Karşılığın adı hayatın bize sunacağı fırsatların sesini duymaktır.
On birinci yönergemiz:
“11.Kendinize güveninizi ve yaratıcılığınızı günlük yaşam aktivitelerine yansıtınız. “
Etkinlik No: Tarih:
Siz olsanız nasıl yansıtırdınız?
İp uçları: Katılımcılık, girişkenlik, söz hakkı alma, soru sorma, dinleme, anlatma, eksik halkayı görme, bir sonraki aşamayı tahminde bulunma, iletişim, sevgi, ilgi, ait olmak, saygı, değer vermek,esprili olmak, bağımsızlık, onay-kabul gözetmeme, hayal edebilmek, rahatlık sınırlarından çıkmak…
(Örnek öyküler bir sonraki yazımızda paylaşılacak ☺)
Adı Soyadı
İmza
Kendimize güveni idrak etmek ifade etmeyi gerektirir. Her şeyin bir insanla başladığını diğer bireylerin katılımı ile öyküleştiğini bilirsiniz.Yer, zaman ve koşullar öykünün yan unsurlarıdır. Çevremizdeki insanlarla iletişimlerimiz başarı ve azim öyküleri ile yüklü olsaydı daimi bir kararlılık içinde öyküsü yazılmaya değer başarılara ulaşabilirdik. Oysa iletişimlerimizin daha çok caydırıcı, yıldırıcı, baskılayıcı,engelleyici… etkileri vardır. Zamanımızı değerlendirmek mi, zamanımızı geçirmek-oyalanmak mı? Tercihimizi belirlemek her durumda değerini koruyabilen, idealleri olan ve var olan ideallerini eksiltmeden tüm samimiyetinin verdiği gayretle esin kaynağına dönüştüren bir insan olmamızı sağlar. Çok büyük işler başarmayı hedeflemek gerekmiyor. Olduğumuz yerden ileri evirecek ya da olan durağanlığı, tekrarı, aynılığı yenebilecek tek koşul içimizdeki öz güven, öz saygı ve kendini gerçekleştirme gereksinimidir. Kendi kendimizi yetiştirmek…İrademizin kuvveti kadar azimliyizdir. Yön tayin etmek ise ufkumuzun ön gördüğü ölçülerde mümkündür. Ortak irade, ortak akıl… ufkun üç yüz altmış derecelik tam görüş çevrenine ulaşmamızı sağlar. Bilimin, sanatın verilerinden yararlanmak ise görüş alanımızı boyutlandırır, netleştirir. Çok uzakta değil hemen yanı başımızda olması mümkün işler küçüklük- büyüklük değeri taşımaz. Her işin yaşamca bir karşılığı vardır. Karşılığın adı hayatın bize sunacağı fırsatların sesini duymaktır.
Kendimize güveni idrak etmek ifade etmeyi gerektirir. Her şeyin bir insanla başladığını diğer bireylerin katılımı ile öyküleştiğini bilirsiniz.Yer, zaman ve koşullar öykünün yan unsurlarıdır. Çevremizdeki insanlarla iletişimlerimiz başarı ve azim öyküleri ile yüklü olsaydı daimi bir kararlılık içinde öyküsü yazılmaya değer başarılara ulaşabilirdik. Oysa iletişimlerimizin daha çok caydırıcı, yıldırıcı, baskılayıcı,engelleyici… etkileri vardır. Zamanımızı değerlendirmek mi, zamanımızı geçirmek-oyalanmak mı? Tercihimizi belirlemek her durumda değerini koruyabilen, idealleri olan ve var olan ideallerini eksiltmeden tüm samimiyetinin verdiği gayretle esin kaynağına dönüştüren bir insan olmamızı sağlar. Çok büyük işler başarmayı hedeflemek gerekmiyor. Olduğumuz yerden ileri evirecek ya da olan durağanlığı, tekrarı, aynılığı yenebilecek tek koşul içimizdeki öz güven, öz saygı ve kendini gerçekleştirme gereksinimidir. Kendi kendimizi yetiştirmek…İrademizin kuvveti kadar azimliyizdir. Yön tayin etmek ise ufkumuzun ön gördüğü ölçülerde mümkündür. Ortak irade, ortak akıl… ufkun üç yüz altmış derecelik tam görüş çevrenine ulaşmamızı sağlar. Bilimin, sanatın verilerinden yararlanmak ise görüş alanımızı boyutlandırır, netleştirir. Çok uzakta değil hemen yanı başımızda olması mümkün işler küçüklük- büyüklük değeri taşımaz. Her işin yaşamca bir karşılığı vardır. Karşılığın adı hayatın bize sunacağı fırsatların sesini duymaktır.
On birinci yönergemiz:
“11.Kendinize güveninizi ve yaratıcılığınızı günlük yaşam aktivitelerine yansıtınız. “
Etkinlik No: Tarih:
Siz olsanız nasıl yansıtırdınız?
İp uçları: Katılımcılık, girişkenlik, söz hakkı alma, soru sorma, dinleme, anlatma, eksik halkayı görme, bir sonraki aşamayı tahminde bulunma, iletişim, sevgi, ilgi, ait olmak, saygı, değer vermek,esprili olmak, bağımsızlık, onay-kabul gözetmeme, hayal edebilmek, rahatlık sınırlarından çıkmak…
(Örnek öyküler bir sonraki yazımızda paylaşılacak ☺)
Adı Soyadı
İmza
On birinci yönergemiz:
“11.Kendinize güveninizi ve yaratıcılığınızı günlük yaşam aktivitelerine yansıtınız. “
Etkinlik No: Tarih:
Siz olsanız nasıl yansıtırdınız?
İp uçları: Katılımcılık, girişkenlik, söz hakkı alma, soru sorma, dinleme, anlatma, eksik halkayı görme, bir sonraki aşamayı tahminde bulunma, iletişim, sevgi, ilgi, ait olmak, saygı, değer vermek,esprili olmak, bağımsızlık, onay-kabul gözetmeme, hayal edebilmek, rahatlık sınırlarından çıkmak…
(Örnek öyküler bir sonraki yazımızda paylaşılacak ☺)
Adı Soyadı
İmza